Avrupa’nın Eski Merkezleri Cazibelerini Kaybederken Madrid Yatırımcılar için Gittikçe Daha Çekici Hale Geliyor
Avrupa’nın eski yatırım merkezleri önemlerini yitirirken Madrid yükselmeye devam ediyor. Ersnt ve Young danışmanlık şirketinin araştırmasına göre 2018 yılında Avrupa şehirlerinin aldıkları projelerin karşılaştırılmasında öncü gelen İngiltere ve Fransa geçen yıla göre %13 gerilerken üçüncü sıradaki Almanya sadece %1 oranında bir yükselme gösterdi. Dördüncü sıradaki İspanya ise aldığı projelerde %32 değerindeki artışla Avrupa genelindeki gerilemeye adeta meydan okuyor.
İspanya Genelinde ve Madrid Özelinde Umut Verici İstatistikler
Bütün Avrupa piyasasının üçte birini oluşturan İngiltere ve Almanya’nın durgunluğu altı yıl sonra Avrupa genelinde yabancı yatırımcılıkta büyük bir azalmaya sebep oldu. Örneğin, İngiltere 2014 yılından bu yana düşük veriler kaydetti. Aynı istatistikler şehir şehir incelendiğinde de Madrid’in Polonya’nın başkenti Varşova ile yabancı yatırımcılar için çok daha çekici hale geldiği görülüyor. Yabancı yatırımcıların tercihi olarak başı çeken Londra ve Paris’in cazibesinde kayda değer bir düşüş var. Üçüncü sıradaki Berlin ise bir gelişme veya gerileme olmadan yatırımcılar için çekiciliğini koruyor. Genel olarak bakıldığında Avrupa’da yatırımcılık için hedef alınan şehirlerin değiştiği belli oluyor. Özel olarak Madrid’in gittikçe daha çok sayıda yatırımcı tarafından tercih edildiği aşikâr. İspanya özelinde de Madrid yatırım anlamında %164 değerinde çok büyük bir artış gösteriyor. Valensiya, Kastilya, Leon ve Aragon bölgelerine yapılan dış yatırımlarda da %100’ün üzerinde bir artış görülüyor. Bask bölgesine yapılan yatırımlarda ise %83’lük bir artış var. Katalonya sayıca yapılan yatırımlarda halen başı çekse de %19’luk bir azalma görülüyor. Son olarak Endelüs’e yapılan yatırımlarda da %9 oranında bir düşüş var. Madrid başta olmak üzere İspanya’nın büyük çoğunluğunun yabancı yatırımcıların gözünde çok hızlı bir şekilde değer kazandığı hesaba katılırsa Katalonya ve Endelüs’ün cazibelerindeki gerileme çok önemsiz kalıyor.
Avrupa’nın Kaybetmeye Başladığı İlgiyi Geri Kazanması için Reformlara İhtiyaç Var
Brexit başta İngiltere olmak üzere Avrupa’ya yatırım yapmayı düşünen muhtemel yatırımcıların sayısında çok büyük bir azalmaya yol açtı. 2015 yılında Avrupa’ya yatırım yapmak isteyen işletmeciler %52 oranında Londra’yı birinci tercihleri olarak belirtirken, 2018 yılındaki istatistiklerde bu oran %25’e gerilemiş bulunmakta. 2019’da Avrupa’nın geneline yatırım yapmak isteyen şirketlerin sayısında 2018’e göre %35 oranında bir azalma var. Avrupa’ya yapılan yatırımların sayısının azalmasına ilişkin ikinci bir faktör de Amerika Birleşik Devletlerinin 2017 yılında getirdiği vergi reformları ile kurumsal vergileri %35’ten %21’e azaltırken, uluslararası şirketlerde bu oranı da %15.5’e kadar indirmiş olması. Bütün bu gelişmeler sonuncunda Kuzey Amerika ve Asya, yatırımcılar için daha çekici yerler haline gelirken Avrupa cazibesini kaybediyor. Sürdürülebilir ve istikrarlı bir ekonomik büyümeyi garantilemek için Avrupa’nın da uluslararası pazardaki rolünü arttırarak yeni düzenlemeler yapması gerekiyor.